ŞEHR-İ ERZURUM

Kimliğini Kaybetmeyen Şehir: Erzurum

Kimliğini Kaybetmeyen Şehir: Erzurum
Kimliğini Kaybetmeyen Şehir: Erzurum


Şehirler Yaşayan Varlıklar Gibi

Tarihî süreç içinde, coğrafyası, iklimi gibi kendini oluşturan yapılarla bir kimlik kazanır


Yer üstünde kalıntıları kalmasa bile yer altındaki varlıklarıyla ebedî olarak yaşarlar. Şehrin varlığı, yaşam süreci içinde, yaşayanların birikimleriyle devam eder.

Toprağında dünyaya gelen, ana sütünden beslenip gelişen bir yavrunun, havasından suyundan fiziki güç oluşturduğu gibi, yaşanan tarihinden, coğrafyasından; oluşturulan sanatından, edebiyatından; edinilen yaşam tecrübelerinden; yönetme, yönlendirme kabiliyetlerinden kendine bir şehir kültürü oluşturur ve bu birikim şehrin kimliği olur. Anadolu'nun damgası olan Erzurum da coğrafyası, tarihi ve kültürel kimliğiyle tarihe iz düşmüş şehirlerdendir.


Anadolu'nun Türk-İslam toprağı olarak anılmaya başladığı yılların üzerinden bin yılı aşkın bir süre geçmiştir.

Aralanan yüzyıllık kapılardan biri bir kavşak noktasında yer alan Erzurumla gerçekleşir. Tarihî İpek Yollan, Kral Yolu ve Baharat Yollannm uzantılarının kuzeyden güneye; doğudan batıya kendinde birleştiği noktada Erzurum, kervanların konaklama menzili, muzaffer ordu komutanlarının kışlası; ticaretin bolluk ve bereketi; bilginin merkezi olma özelliklerini kazanır.


Var olduğu tarihî süreçte dünyanın eğitim, yönetim, ticaret, savaş ve barış tecrübeleri bu kavşakta karılır.

Şehir, yenilenmiş bilginin, deneyim ve beceri hâlinde yeniden dünyaya dağılış serüvenine tanık olur. Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen şehir hafızasını sık sık tazeler. Zaman zaman karşılaşılan salgın hastalıklar, doğal afetler, savaşın yıkıcı etkileri; talanlar, yağmalar, göçler şehri çaresiz, mecalsiz düşürse de, şehrin güçlü hafızası yeniden dirilme, yeniden ayağa kalkma ve kalkınma tecrübelerini tekrarlar.

20. yüzyılın küresel baskı ve kontrolleri altında kendi öz varlığını kaybetmekle yüzleşen şehir, kimliğini kaybetmek tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bir varoluş mücadelesi olan İstiklal Harbi'nin olumsuz etkilerini bizzat tecrübe eden Erzurum, Kurtuluş sonrası, aradan geçmiş yüzyıllık bir süreçte, yaşanan sosyo-kültürel kaos ortamından kurtulma; yine güçlü hafızasının bir sonucu olarak yeniden silkinme, varlığım yenileme çabası içindedir.

Şehrin coğrafyası, içinde yaşayanlara tarihini, sanatını, edebiyatını; kısacası şehrin kültürünü, yani kendi kimliğini hatırlatır. Çünkü, bu topraklarda doğmuş, yahut bu toprağa ayak basmış sanat, edebiyat, bilim, yönetim ve kültür insanlarıyla şehir gizli bir tarihî devinim yaşar.

Kaynak: Erzurum'un Yüzleri, Sunuş, Prof. Dr. Hikmet Koçak

Yorumla
Facebook Twitter Telegram Whatsapp Linkedin Pinterest
{{begeni}} {{yorumsayi}}
6 Şubat 2017 23:51
Kullanıcı
{{item.IsimSoyisim==' '?"Kayıtsız Kullanıcı":item.IsimSoyisim}}
{{tariheCevir(item.KayitTarihi)}}

{{item.YorumMetni}}

{{item.BegenSay}}
Oturum Açınız

Yorum yazmak için oturum açmalısınız.

Oturum Aç Üye Ol

Mağazada Çok Satılanlar

Mağaza