Belki dardı sokakları, kaldırımları yoktu eski Erzurum’un ama samimiyeti vardı...

Kış belki daha çok soğuktu, kedilerin damda donduğu kadar vardı ama insanı sıcaktı. Evler yakındı birbirine kapı önünde top, bilye, topaç oynayan çocuklar vardı, evlerin önünde çay içen kadınlar…

Tarihi var Erzurum’un Selçuklu’dan, Osmanlı’dan atalarımızın emaneti bize taşı toprağı altın Erzurum. Devletin temellerinin atıldığı yer, doğunun kalbi…

O zamanlar lüks caddesi, alış veriş merkezi, süper marketleri yoktu Erzurum’un mahalle aralarında büfeleri, minik marketleri vardı. Bakmayın minik olduğuna içinde yüreği büyük insanlar vardı. Sabahları sıcak ekmekleri komşularla beraber yapılan kahvaltılar ve o son yudum çay…

Faytonlar vardı. Cumhuriyet caddesinde bir aşağı bir yukarı gidip gelen. Yaz kış giyinen kara lastiklerimiz vardı. Tandır evlerimiz vardı bizim sabah akşam bacası tüten ve hayatınızda yiyebileceğiniz en güzel yemeklerin piştiği yerdi tandır evleri. Tandır evleri sadece yemek için değildi kışları ‘’teşt’’ içinde o sımsıcak yerde banyoda yapılırdı.

Ramazanlarda da farklıydı Erzurum, kazan kazan yemekler pişer fakiri zengini aynı masaya oturur aynı tastan aynı yemeği yerdi. Yeni alınmış bir kara lastik kokusu kadar saf ve temizdi hayat. Kar altında ayaklarımız üşüse de bugün ki gibi yürekler ve duygular üşümüyordu. Eski Erzurum’dan eser yok şimdilerde…

Daha fazla eski Erzurum fotoğrafı için tıklayınız.

Burak ŞENOL