ŞEHR-İ ERZURUM
Erzurum'un Arap, Acem, Hint, Hıtay ve Hoten Bezirgânları
"Dört çevresinde Arap, Acem, Hint, Hıtay, Hoten bezirgânlarının haneleri vardır"
Evliya Çelebi'nin 17. yüzyıl Erzurum'u için kullandığı ifade...
Erzurum'un Asya-Avrupa arasındaki geçiş noktalarından biri olmuş, bu özelliğinden dolayı da tarih boyunca bir kilit noktası olma hüviyetini kazanmıştır.
XVII. yüzyıl ortalarında Erzurum'u ziyaret eden ve burada gümrük kâtipliği yapan Evliyâ Çelebi, şehrin iki kat demir kapılı (Gürcü-Erzincan kapıları) kalesi içinde 1700 evin, dışında da 70 İslâm, 7 Ermeni mahallesinin mevcut olduğunu belirterek ticarî hayatı hakkında dikkate değer bilgiler ermektedir:
"Hakirin kâtibi bulunduğum gümrük bundadır. Dört çevresinde Arap, Acem, Hint, Hıtay, Hoten bezirgânlarının haneleri vardır. İstanbul ve İzmir gümrüğünden sonra, en işlek gümrük bu Erzurum gümrüğüdür. Zira tüccarına adâlet ederler."
Peki nedir bu Arap, Acem, Hint, Hıtay, Hoten bezirgânları?
Bezirgân eskiden tüccar yani ticaretle uğraşan kişilere verilen isimdir. Arap Arabistan tüccarlarını, Acem İranlı tüccarları, Hint Hindistan ve çivarından gelen tüccarları ifade ediyor.
Hıtay ve Hoten ise Uzakdoğu'dan gelen tüccarları ifade ediyor. Doğu Türkistan'ın güneyinde tarihî bir şehir ve bölge olan Hoten'in halısı, cevizi ve yeşim taşı çok meşhurdur. Ayrıca metal ve değerli taş işlemeciliği gelişmiştir. Hıtay'da Hoten ile yakın bir bölgeyi ifade ediyor. Hıtay Orta Çağ Avrupa'sında kuzey Çin'e verilen addır.
Arabistan'dan İran'a, İran'dan Hindistan'a ve Uzakdoğu'ya uzanan bu ticaret ağı Erzurum'un 17. yüzyılda ticaretinin ne kadar geniş alana yayıldığını ve ticari bir kavşak olduğunun göstergesi olmuştur.
{{item.IsimSoyisim==' '?"Kayıtsız Kullanıcı":item.IsimSoyisim}}
{{tariheCevir(item.KayitTarihi)}}{{item.YorumMetni}}