ŞEHR-İ ERZURUM

12 Mart 1918 Erzurum'un Kurtuluşundan Sonra Neler Yaşandı?

12 Mart 1918 Erzurumun Kurtuluşundan Sonra Neler Yaşandı?
12 Mart 1918 Erzurum'un Kurtuluşundan Sonra Neler Yaşandı?


İşgal Döneminde Harap Olan Erzurum


Erzurum şehri, 12 Mart 1918 de işgalden kurtarıldıktan sonra harap bir durumda idi.

Rus işgali ve peşinden ermenilerin şehirdeki tahribatı halkı göçe zorlanmış, nüfus onbinden üç-dört bine kadar inmişti. Şehirdeki en büyük problemler meskensizlik ve açlıktı. Şehrin kurtarılması sırasında I.Kafkas Kolordusu Kumandanı Kâzım Karabekir Paşa sefaleti önleyebilmek için çeşitli tedbirler almış, burada bulunan ambarların zarar görmemesi için büyük çaba harcamıştı. Doğu Cephesinde çekilen bu sıkıntı Osmanlı Devletinin içerisinde bulunduğu genel durumun bir göstergesiydi.


Doğu'nun Kurtulmasında Erzurum'un Fedakarlıkları

Uzun süren harp, halkı her bakımdan perişan etmişti. Erzurum ermeni zulmünden kurtarılmış ve biraz olsun nefes almıştı. Fakat şimdi doğuya, Sarıkamış ve Kars üzerine bir hareket başlatılacaktı ve bu hareketin üssü Erzurum olarak tespit edilmişti. Erzurum kendisi işgal acısını yaşadığından, kardeşlerini bu acıdan kurtarmak için elinden geleni yapacaktı.

Erzurum'un kurtarıldığını duyan muhacir halk geri dönmeye başlamıştı, fakat kimse eski hanelerini bulamamıştı.

Ambarlar bomboştu, yiyecek yoktu, köylerde ekilip biçilecek mahsulde yoktu. Bu nedenle Dahiliye Nezareti bu durumun önüne geçebilmek için vilayetleri uyararak, Erzurum Vilayet mültecilerinin yiyecek ve iskan müsaitsizliğinden dolayı dönmelerine müsaade edilmemesini istemişti. Buna rağmen şehir aşırı göç yüzünden köyleşmiş, ölümden kurtulanlar ve göç edenler eski evlerinin harabelerinde birer ikişer oda tamir ederek içine sığınmışlardı.

Dokuzuncu Ordu Karagâhında bulunan Teftiş Heyeti 22 Mart 1918'de Dahiliye Nezaret'ine gönderdiği rapor'da, ermeniler'in Erzurum'u tamamen tahrip ettiğini, çekilirken 2500 den fazla insanı katlettiklerini, köylerin yok edildiğini katliamdan sonra hükumet işlerini yürütecek memurun dahi kalmadığını, halkın açlık içerisinde bulunduğunu anlatır. Olağanüstü şartlar altında Dahiliye Nezareti çeşitli önlemler almış ve teftiş heyetine gönderdiği talimatta, idari işlerde orduya gereken yardımın yapılmasını, mülki idareciler atanıncaya kadar gerekenin ordu tarafından yapılacağı bildirilmişti. Kayseri Mutasarrıfı Münir Bey Erzurum'a Vali olarak tayin edilmişti. Haziran ayı başında göreve başlayan Münir Bey İlk olarak vilayet işlerini düzene koymuş ve imar işlerine girişmişti.

30 Ekim 1918 de Mondros Mütarekesinin imzalanmasıyla bölgede yeni bir durum ortaya çıkmış, Mütarekenin 7. ve 24. maddeleri Erzurum halkını büyük bir telaş ve kuşkuya sevk etmiştir. Bu maddeler Vilâyât-ı Şarkiyye'yi adeta ermenilere peşkeş çekiyordu. Açlık ve sefalet içerisinde bulunan halk için yeni bir mücadele dönemi başlıyordu. Buraların ermenilere verilmemesi için her şey yapılacaktı.

Kaynak: Atatürk Araştırma Merkezi Yayınlarından olan ve Doç.Dr.Haluk Selvi'nin "1918-1923 Milli Mücadele'de Erzurum" adlı Eserinden.

Yorumla
Facebook Twitter Telegram Whatsapp Linkedin Pinterest
{{begeni}} {{yorumsayi}}
12 Mart 2022 00:09
Kullanıcı
{{item.IsimSoyisim==' '?"Kayıtsız Kullanıcı":item.IsimSoyisim}}
{{tariheCevir(item.KayitTarihi)}}

{{item.YorumMetni}}

{{item.BegenSay}}
Oturum Açınız

Yorum yazmak için oturum açmalısınız.

Oturum Aç Üye Ol

Mağazada Çok Satılanlar

Mağaza