ERZURUM KALELERİ
Erzurum'un En Eski Tarihi Eseri Urartular'dan Kalma Erzurum Kalesi
Erzurum Kalesi!
Erzurum Kalesi'nin ilk yapılışı, M. Ö. 1. binde bölgeye hâkimi olan Urartulara kadar uzanmaktadır.
Bugün varlığını koruyan kalenin ilk halini ise 415 yılında Bizans İmparatoru Theodosius inşa ettirmiştir. 2021 yılına gelindiğinde çevre düzenlemesi ve yapılan restorasyon ile Erzurum Kalesi şehrin cazibe merkezi olmuş durumda...
Hemen altta yer alan karede, kalenin burçsuz hali dikkatlerden kaçmıyor. Son restorasyonda kaleye burçların eklenmesi tartışmalara neden olsada çoğunluk yapılan değişikliği olumlu karşılıyor.
Bu arada, 16. yüzyılda Kanuni Sultan Süleyman, daha sonraları da 2. Mahmut tarafından onartılan Erzurum kalesine bazı takviyeler yapılmıştır.
Erzurum Kalesi, birisi şehrin güvenliğini sağlayan muhafız askerlerin bulunduğu iç kale, diğeri de halkın ikamet ettiği cadde, sokak ve mahalleleri içine alan dış kaleden meydana gelmektedir.
İki katlı ve üç sıra halinde uzanan dış kalenin sur duvarları üzerinde 110, yapımında kalker taşı kullanılan iç kalenin sur duvarları üzerinde ise 8 burç bulunmaktadır.
İç kale, bulunduğu tepenin üzerinde, yaklaşık 50x130 m boyutlarında, dikdörtgen bir alana oturtulmuş, kuvvetli sur ve burçlarla takviye edilmiştir.
İç kalenin batıya ve güneye uzayan sur duvarları, Erzincan Kapısı'nda birleşmekte, güney ve batıdaki mahalleleri de içine almaktadır.
Şehir Kapıları!
Tarihte bir kale şehir görünümündeki Erzurum'da, halk arazi meylinin az olduğu iç kalenin güney ve batısına yerleşmiştir.
Kale, sur duvarları üzerindeki kapılardan dışa açılmaktaydı. Bu kapılardan en önemlisi olan Tebriz Kapı, iç kalenin güneydoğu köşesinden güneydeki Çifte Minareli Medrese'ye uzanan sur duvarları üzerinde yer almaktadır.
Şehir kapıları; Tebriz Kapı, Erzincan Kapı, Gürcü Kapı ve Yeni Kapı'dan oluşmaktadır. Günümüzde hala yaşayan bu isimlerin 19. yüzyıl ortalarına kadar sağlam şekilde ve ayakta olduğu, çeşitli gravür çizimleri ve fotoğraflardan anlaşılmaktadır.
1828 ve 1854 yıllarında şehri ele geçiren Ruslar, kaleye büyük zarar vermişlerdir. Bu savaşlardan sonra tam bir serhat şehri olan Erzurum'da yeni askeri tesisler yapılıp, yıkılan yerler onarılırken, 18. yüzyıldan beri büyüyen şehir, varoşları da içine alacak şekilde; doğudan, kuzeyden ve güneyden savunmasına özel önem verilmiştir. Yeni sur duvarları ile çevrilen Erzurum'un genişletilen surları üzerinde; Harput Kapı, İstanbul Kapı, Kavak Kapı ve Kars Kapısı açılmıştır. İç kalenin bugünkü girişi ise ikinci bir kapıdan sağlanmaktadır.
Saat Kulesi!
Erzurum'un çok eski ve asil Türk yapılarından biridir. Tepsi Minare, Kesik Kule, Minare Kule gibi adlarla da anılmaktadır.
12. yüzyıl ortalarında Saltuklulardan "Şemsü'l- Müluk ve'l-ümem" unvanlı, "İnanç Yabgu Alp Tuğrul Beg Ebü'l Muzaffer Gazi bin Ebü'l Kasım" tarafından yaptırılmıştır.
Saat Kulesi, bugün ayakta bulunan iç kalenin batı duvarının şimal köşesi bitişiğindedir. 16. yüzyılın başlarında minarenin üst kısmı yıkılmış, ilk olarak 1848 yılında, daha sonra 1881 yılında saat yerleştirilerek "Saat Kulesi" ve aynı zamanda gözetleme kulesi olarak kullanılmaya başlanmıştır. Düz, tuğla örgülü ve aşağıdan yukarıya doğru hafifçe daralan gövdede, altı süs kuşağı dikkat çekmektedir.
Kapısı kuzeyde ve zemin seviyesindedir. Pişmiş tuğladan, kufi karakterde yazılan kitabesi, 11.5 m yüksekliğinde yer almaktadır.
Saat konurken kitabenin birkaç kelimelik kısmı delinmiş ve yok edilmiştir. Saatin konulduğu ahşap kule ve üst mimarisi batılı üsluptadır.
Kale Mescidi!
İç kalenin güney duvarının ortasında yer alan bu yapı 12. yüzyıl ortalarında, Saltukoğulları döneminde inşa edilmiştir.
Kıble duvarı ile surlara bitişik, dikdörtgen bir plana sahip olan mescidin mihrabı, surun takviye burçlarından biri içerisine yerleştirilmiştir.
Kuzey kapıdan girilince iki yanı beşik tonozla derinleştirilmiş çapraz tonozlu orta mekâna, buradan da bir sivri kemerle ayrılmış, üzeri yüksek kasnaklı konikal kubbe ile örtülü, mihrap önü mekânına ulaşılmaktadır, içten beş sıra mukarnasla süslenen kubbe, dıştan yüksek kasnaklı konik külahıyla Ahlât kümbetlerini hatırlatmaktadır.
Kaynak: Erzurum Valiliği, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü
Kapak Fotoğraf: Nihat Kılıçoğulları
{{item.IsimSoyisim==' '?"Kayıtsız Kullanıcı":item.IsimSoyisim}}
{{tariheCevir(item.KayitTarihi)}}{{item.YorumMetni}}